Asfalyamı attırmayın!

  • 0

Sabah kahvaltımı lop ve rafadan arasında kalmış kayısı yumurtamla beraber 2 boyoz yuvarlayarak tamamlamıştım. Sıcacık gevrek de boyoza arkadaşlık etmişti. Havaların güzelleşmesi ile darı da ortaya çıkmış, sarı taneleriyle masayı renklendirmişti. 

Güzel bir pazar kahvaltısı sonrası ev temizliğine başlamak için banyoya gittim ki, o da ne, termosifon çalışmıyor, üstelik klorak da bitmiş. Çarşıya gidip de evin eksiklerini alayım derken bir anda asfalyalar attı, cereyan kesildi. Temizlik vaktini biraz öteleyip Kordon'a gitmek istedim, denize karşı çiğdem keyfi yapacaktım...

 

Not: Bu uydurma hikayeyi her cümlesinde herkesin bilmediği, genellikle İzmir ve çevresine özgü kelimeleri kullanmaya çalıştım. Şu an aklınıza gelen başka kelime olduysa söyleyin, ekleyeyim hikayemize :)) lop, rafadan, kayısı gibi kelimeler de herkese bir şey ifade etmiyor olabilir...

Burda 'asfalya' en sevdiğim... Ama nerden geliyor bilmiyorum...

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

Not: Yalnızca bu blogun üyesi yorum gönderebilir.